Uyuz Hastalığı Nedir?

Tıbbi bir terim olarak, ciltte akıntıya neden olan ve genellikle mikrop olan Sarcoptes scabiei adlı cilt rahatsızlığına uyuz hastalığı denir. Yoğun akıntılar, kızarıklıklar, lekeler ve ciltte küçük parçacıklar veya kabuklar bulunabilir. Temas yoluyla bulaşabilen bir çiçeklenme ve cinsel, yakın temas veya enfeksiyon kapmış kişinin kişisel eşyalarının paylaşılması durumlarında yayılabilir.

Uyuz Hastalığı Neden Artıyor?

Salgınının birkaç nedeni olabilir. Yetersiz hijyen ve sağlık koşullarında daha kolay yayılabilir. Kalabalık evlerinde veya barınma tesislerinde yaşayan insanlar, salgına bulaşma riski yüksektir. İnsanların çoğalması yakın ilişkilerin sıkılaşması, enfeksiyonun yayılmasına neden olur.

Savaşlar, doğal afetler veya ekonomik kaynaklardan elde edilen insanlar, uyuzlanmayı kolaylaştırabilir. İnsanlar genellikle kalabalık mülteci kamplarında veya sıkışık barınma koşullarında yaşamak zorunda kalarak bulaşma riski meydana gelir.

Sarcoptes scabiei adı verilen akarlar, zaman içinde bunlara karşı direnç geliştirebilirler. Bu da uyuz hastalığı tedavisini daha zor hale getirebilir. Salgın birimleri kontrol listesi vermek ve etiketleri toplamak ve paketlemek, enfekte olan kişinin tedavisi ve enfeksiyonun önlenmesi açısından önemlidir. Kişileri kontrol etmek için öncelikle tedavi edilen kişinin tanınması ve tedavi edilmesi gerekir.

Sağlık profesyoneli hastalığın teşhisini koymalı ve uygun tedaviyi reçete etmelidir. Topikal bir ilaç olan permetrin veya başka bir tedavi yöntemi mevcuttur. Enfekte olan kişilerin diğerleriyle temasını sınırlamak ve izolasyonu önemlidir. İnsanlarla kişisel eşyalarını paylaşmamalıdır.

Enfekte kişilerin kullanmış olduğu giysiler, yatak çarşafları, havlular ve diğer kişisel eşyalar sık ​​sık sıcak suda yüksek derecede yıkanmalıdır. Eşyaların uyuz akarlarından arındırılması önemlidir.

Uyuz Hastalığın Belirtileri Nelerdir?

uyuz hastalığı nedir?Yoğun kaşıntı salgının en belirgin belirtisidir. Kaşıntı genellikle geceleri daha şiddetlidir ve uykudan uyandırabilir. Kaşıntıya neden olan döküntü ve kızarıklıklar, genellikle parmak araları, bilekler, dirsekler, dizler, göğüs ve genital bölge gibi cildin kıvrımlı bölgelerinde görülür.

Döküntüler, küçük kabarcıklar, sivilce benzeri lezyonlar veya kızarıklıklar şeklinde olabilir.
Uyuz hastalığı akarları, ciltte tünel açarak yumurta bırakabilir. Bu tüneller, genellikle 1-2 mm uzunluğunda, ince ve dalgalı çizgiler şeklindedir. Tünellere yakından bakıldığında, içinde bir akar veya yumurta görmek mümkündür.

Uyuz, genellikle reçeteli bir krem veya merhem ile tedavi edilir. İlaçlar, uyuz akarlarını öldürerek ve kaşıntıyı azaltarak çalışır. Tedavi genellikle 1-2 hafta sürer. Salgından korunmak için, enfekte bir kişiyle yakın temastan kaçınmak önemlidir. Ayrıca, ortak eşyaları kullanırken dikkatli olunmalıdır.

Nasıl Bulaşır?

El ele tutuşma, öpüşme, yakın fiziksel temas veya cinsel ilişki yoluyla bulaşabilir. Ortak eşyalar yoluyla bulaşabilir. Eşyaların enfekte kişi tarafından kullanılması, virüsün başka bir kişiye bulaşmasına neden olabilir.

Uyuz hastalığı, genellikle aile üyeleri arasında veya yakın olduğu kişiler arasında bulaşır. Toplu yaşam alanlarında, özellikle yetimhaneler, bakım evleri ve hapishanelerde de yaygındır.

Salgın, genellikle reçeteli krem veya merhem ile tedavi edilir. İlaçlar, akarları öldürerek ve kaşıntıyı azaltarak çalışır. Tedavi genellikle 1-2 hafta sürer.

Türkiye’deki Uyuz Vaka Oranı Kaçtır?

uyuz hastalığı nedir?Türkiye’de vakalar, 2023 yılında önemli bir artış gösterdi. Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, 2022 yılında Türkiye’de 100 bin kişi başına 2,03 uyuz vakası bildirilirken, 2023 yılında bu oran 2,17’ye yükseldi. 2023 yılında Türkiye’de yaklaşık yüzde 7’lik bir artış olduğu anlamına geliyor.

Vakalardaki artış, özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde dikkat çekiyor. Şehirlerde, 2023 yılında 100 bin kişi başına uyuz hastalığı oranı sırasıyla 2,62, 2,45 ve 2,35 olarak gerçekleşti.

Artışa neden olan faktörler tam olarak bilinmemekle birlikte, pandemi, deprem ve göç gibi faktörlerin etkili olduğu düşünülüyor. Pandemi döneminde, hastaların hekime ulaşmakta güçlük çekmesi salgının artmasına neden olmuş olabilir. Deprem ise, insanların toplu olarak yaşamaya başlaması nedeniyle vakalarının yayılmasına katkıda bulunmuş olabilir. Göç ise, hastalarının farklı bölgelere taşınması nedeniyle yayılmasını hızlandırmış olabilir.

BENZER HABERLER
spot_img

DİĞER HABERLER